8. Gün (17 Eylül):
Patara-Antik Kent-Plaj (Dinlenme)
Bugün dinlenme zamanı
şu meşhur careta carettaları ziyaret etmek lazım, ama öncesinde yolumuz
üstündeki antik kenti geziyoruz, burası Patara plajı meclis binası, 3000 delege
burada toplanıyor ve sorunlar burada konuşuluyor doğrusu etkileyici bir yer.
Bundan 2500 yıl önce insanların medeni şekilde uzlaşması ve bir arada yaşaması
kısacası seçme seçilme konularına girmesi beni çok etkiliyor biz halen bu
haklara alışamamış olmamız ayı bir ironi. Tiyatro Leton’dakinden daha büyük 11
000 kişilik, 2500 yıl önce bu denli büyük gösterilerin olması ve seyirci
kitlesi şaşırtıcı Ankara Devlet Tiyatrolarında bilet 8 TL olmasına karşın
izleyici kitlesi çok az. Gezimiz bitiyor ve plaja iniyoruz, hiç gölge yok,
küçük ağaçları ve hamağı kullanarak gölgelik yapıyoruz denize giriyoruz ve
dinleniyoruz. Her yer yavru kaplumbağa izleriyle dolu, bu alanın onlara
ayrılması gece de bekçinin ışığa izin vermemesi ve alanda otel olmaması ne güzel. Bir canlı için 22km. lik sahil
kapatılmış, ülkemde güzel şeylerde var seviniyorum. İleriki günlerde Kaş’ta
büyümüş karettalar ile beraber yüzeceğiz şimdiden spoler vereyim : ) Deniz keyfinden
sonra gün batımına doğru kamp alanına dönüyoruz. Yasin ile telefon görüşmesi
yapıyoruz, Bezirgan- Sarıbelen arasını yürümüşler, memnunlar ama çok
beğenmemişler, bizde ona göre bu parkuru yürüyeceğiz ya da Kaş’a geçip oradan
devam edeceğiz. Seçeneklerimiz arasında Kaputaj var merakta ediyoruz, Likya
yoluna girersek göremeyeceğiz. Yasin boş verin parkur çok iyi değil diyor ve
karar veriyoruz. Bezirgan Sarıbelen, Çukurbağ bölümünü atlıyoruz Kaştan devam
edeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder